Emir Can İğrek, söz ve müziği kendisine, düzenlemesi Yiğit Avcı’ya ait olan yeni şarkısı “Kor”u Hype Music etiketiyle yayınladı. “Kor”un klip yönetmenliğini de Mali Ergin üstlendi.
İşte “Kor”un sözleri…
***
Yüze düşmüş zülüf
Nası geleyim dönüp
Gece resmimi öpüp
Vazgeçmişsin benden
Karayolları bozuk
Kanadım yine kırık
Bana mektubu yazıp
Vazgeçmişsin benden
Yangın düşmüş kor kor
Yanmış gönlüm yer yer
Duydum sağdan soldan
Vazgeçmişsin benden
Doldur bardak dolsun
Yanmış gönlüm yansın
Sana da aşk olsun
Vazgeçmişsin benden
Tamam gönlün olsun
Bu rüzgar durulsun
Söyler eşim dostum
Vazgeçmişsin benden
Belediyenin tüm
Hoparlörlerinden
Müzeyyen çalınsın
Vazgeçmişsin benden
Emir Can İğrek, Türk pop ve alternatif müzik sahnesinin son yıllarda öne çıkan, duygusal anlatımı ve güçlü söz yazarlığıyla geniş bir dinleyici kitlesine ulaşan sanatçılarından biridir. Şarkılarında bireysel kırılmaları, aşkın karmaşık hâllerini ve insanın kendiyle hesaplaşmasını yalın ama etkileyici bir dille anlatan İğrek; samimiyeti merkeze alan müzikal duruşuyla kısa sürede kendine özgü bir yer edinmiştir.
2 Nisan 1993’te Tekirdağ’da doğan Emir Can İğrek, müzikle erken yaşlarda tanıştı. Çocukluk ve gençlik döneminde farklı müzik türleriyle ilgilenen sanatçı, üniversite yıllarında beste yapmaya ve sahne almaya başladı. Müzik yolculuğunun ilk dönemlerinde çeşitli bar ve küçük sahnelerde performans sergileyerek hem sahne tecrübesini geliştirdi hem de şarkılarını dinleyiciyle birebir temas hâlinde olgunlaştırdı.
Geniş kitleler tarafından tanınması ise 2017 yılında yayımladığı “Nalan” adlı şarkıyla oldu. Bu parça, kısa sürede dijital platformlarda büyük ilgi gördü ve Emir Can İğrek’in kariyerinde önemli bir dönüm noktası hâline geldi.
Emir Can İğrek’in müziği; pop, alternatif ve indie etkilerinin bir arada bulunduğu, duygusal yoğunluğu yüksek bir yapıya sahiptir. Onu benzer isimlerden ayıran en belirgin özellik, şarkı sözlerindeki içtenlik ve hikâye anlatıcılığıdır. Aşk, ayrılık, pişmanlık ve yalnızlık gibi evrensel temaları, süslenmiş metaforlar yerine doğrudan ama şiirsel bir dille ele alır.
Vokal kullanımı da müziğinin önemli bir parçasıdır. Güçlü teknikten ziyade duygu aktarımını önceleyen yorumculuğu, şarkıların dinleyicide daha derin bir etki bırakmasını sağlar. Bu yönüyle Emir Can İğrek, dinleyiciyle duygusal bir bağ kurmayı başaran sanatçılar arasında gösterilir.
Emir Can İğrek’in ilk stüdyo albümü olan “Ağır Roman”, sanatçının müzikal kimliğini net biçimde ortaya koyduğu bir çalışmadır. Albümde yer alan parçalar, bireysel duygular ve ilişkiler üzerine yoğunlaşır. Bu albüm, İğrek’in söz yazarlığındaki gücü ve anlatım diliyle dikkat çekmesini sağlamıştır.
İkinci albümü “Parti İptal”, sanatçının daha olgun ve karanlık bir anlatıma yöneldiği bir projedir. Albümde, modern hayatın getirdiği yalnızlık, hayal kırıklıkları ve içsel sorgulamalar ön plandadır. Müzikal olarak daha sade ama atmosferik bir yapı benimsenmiştir.
“Kor”, Emir Can İğrek’in duygusal derinliğini daha da ileri taşıdığı albümlerden biridir. Albümde yer alan şarkılar, aşkın yıkıcı ve dönüştürücü yönlerini merkezine alır. Bu çalışma, sanatçının popülerliğini artırırken aynı zamanda sadık bir dinleyici kitlesi oluşturmasına katkı sağlamıştır.
Emir Can İğrek’in kariyerinde öne çıkan şarkılar arasında “Nalan”, “Ali Cabbar”, “Kor”, “Can Dostum”, “Akşamcı” ve “Beyaz Skandalım” gibi parçalar yer alır. Özellikle “Ali Cabbar”, hikâye anlatımıyla geniş kitlelere ulaşmış ve sanatçının anlatıcı yönünü ön plana çıkarmıştır.
Canlı performanslarında büyük prodüksiyonlardan ziyade duyguya dayalı bir sahne anlayışı benimseyen Emir Can İğrek, seyirciyle kurduğu samimi bağla öne çıkar. Konserlerinde şarkıların hikâyelerini paylaşması ve dinleyiciyle doğrudan iletişim kurması, onu sahnede daha “ulaşılabilir” bir sanatçı hâline getirir.
Emir Can İğrek, Türk pop müziğinde duygusal anlatımı yeniden öne çıkaran isimlerden biri olarak görülür. Hızlı tüketilen şarkılar yerine, tekrar tekrar dinlenebilen ve dinleyicide iz bırakan işler üretmesi; onu çağdaş pop sahnesinde özel bir konuma yerleştirir.
Emir Can İğrek, samimi sözleri, duygusal şarkıları ve istikrarlı üretimiyle Türk müziğinde kalıcı olma potansiyeline sahip sanatçılardan biridir. Kendi hikâyesini anlatırken dinleyicinin hikâyesine de dokunabilmesi, onu yalnızca popüler bir isim değil; anlatıcı bir müzisyen hâline getirir.