Ana SayfaÖzel DosyaEn uzun günde izlenebilecek en uzun filmler

En uzun günde izlenebilecek en uzun filmler

Zaman değişiyor, artık izlediğimiz, dinlediğimiz ya da okuduğumuz her şey yavaş yavaş değil oldukça hızlı bir şekilde kısalıyor. Peki biz bu kısalmadan ne kadar memnunuz? Ya da buna ne kadar ayak uydurmak istiyoruz? Hızlıca tüketilen filmlere karşı bugün yani en uzun günde şimdiye kadar çekilmiş en uzun filmlere bir bakış atıyoruz!

Batıkan BAKSI / [email protected]

Sosyal medyanın ve hızlı tüketimin verdiği yetkiye dayanarak artık her şey sonsuz bir kısalma döngüsüne girdi. 1.5 dakikalık şarkılar, 20 dakikalık diziler, 1 saatlik filmler, sadece hap bilgilerin verildiği yazı akışları falan derken artık birçok izleyici, dinleyici ya da okuyucu için uzun üretimler can sıkıcı olarak görülüyor. Artık insanlar izledikleri, dinledikleri ya da okudukları şeyleri içerik olarak kodladığı için bunları da bir an önce tüketip bir sonraki içeriğe geçmenin derdine düşüyor ister istemez. Çünkü yaşadığımız çağın tek bir kuralı var: “Ne kadar hızlı olursan o kadar önde olursun.

Tabii bu hız, ister istemez hayatlarımızı olumsuz yönde etkiliyor. Artık her yere hızlıca gitmeliyiz, her şeyi hızlıca söylemeliyiz, hızlıca konuşmalı ve hızlıca paylaşmalıyız. Bu sebeptendir ki artık her şey “acil”. Neyse ki bugün bu yazıda hiç de acelemiz olmayacak. Bahsedeceğimiz şeyler, içerik de olmayacak. Başlıkta da tüyosunu verdiğim üzere en uzun günde izleyebileceğiniz bazı uzun (ama gerçekten uzun!) filmlere birlikte göz atacağız. Filmler her zaman konuları ya da oyunculuklarıyla gündeme gelecek değil ya. Bu filmler de uzunluklarıyla adını duyurmuş. Üstelik aralarında çok yakından bildiğimiz filmler de var. Tabii bu arada bu filmleri kategorilendirmek de hepimiz için en hayırlısı. Çünkü bu uzun filmler, içinde deneysel işleri de barındırıyor veya filmlerin bölümleri birbirini tamamlıyor. Bu yüzden hepsini aynı kefeye koymak da doğru değil. O zaman yavaş yavaş en uzun günün keyfini çıkarmaya başlayalım ve bir o kadar uzun filmlere uzaktan göz atalım!

35 gününüzü bir filme verir miydiniz?

“Dünyanın en uzun filmi kaç saattir?” diye sorsam herkesin muhtemelen bir fikri olur. Ama kimse bir filmin 857 saat olabileceğini aklından geçirmez diye düşünüyorum. 2012 yılında İsveç’te çekilen “Logistics”, tam 857 saatlik bir film. Teknolojik aletlerin üretimiyle başlayıp satışına kadarki süreci anlatan çalışma, 1 Aralık 2012 ile 6 Ocak 2013 tarihleri arasında gösterime girmiş ve daha sonra 2014 yılında Fringe Film Festivali’nde de seyirciyle buluşmuş. “Logistics”i hangi film takip ediyor diye meraklandıysanız da söyleyeyim: Yine İsveç’li bir yönetmen olan Anders Webberg’in çektiği ve sırf fragmanı bile 7 saat 20 dakika süren 30 günlük filmin adı “Ambiance”.

Sansasyon ustası Lars Von Trier’den 4 saatlik Nymphomaniac!

Lars Von Trier’in bir çılgın olduğu konusunda hemfikiriz diye düşünüyorum. İşte kendisinin çılgınlıklarına en güzel örneklerden birisi de 2013 yılında sinemalarda gösterilen (ya da cesur sahneleri dolayısıyla gösterilemeyen) “Nymphomaniac”. Film aslında 2 bölümden oluşsa da en başta tek parça olarak yayınlanması planlanmış, toplamda 4 saati bulunca ikiye bölünmesine karar verilmiş. Trier’in “Depresyon Üçlemesi” olarak adlandırdığı serinin (Antichrist ve Melancholia ile birlikte) son filmi olan Nymphomaniac, seks bağımlısı bir kadının başından geçenleri kronolojik bir şekilde gözler önüne seren etkileyici ve çarpıcı bir film. Filmin girişinde çalan Rammstein’ın ‘Führe Mich’ şarkısı da “cuk!” dediğimiz türden bir soundtrack ayrıca.

Seri gibi gözüken ama hepsi art arda çekilen üçleme: Yüzüklerin Efendisi

Yüzüklerin Efendisi evreninde kaybolmaya bayılıyoruz ve bölümler arasında seçim yapmakta hep zorlanıyoruz. Peki bu kült serinin üç filminin de aslında tek seferde çekildiğini biliyor muydunuz? Evet, Peter Jackson o zamana kadar pek de kalkışılmamış bir harekete imza atarak “Yüzüklerin Efendisi” serisini art arda çekerek büyük bir efor göstermişti. Kendisinin de bunu bir daha yapmayacağını espirili bir dille anlatan Jackson, toplamda 11 saat 21 dakika süren bu seriyi o kadar akıcı bir şekilde izleyiciye sunmuştu ki peş peşe izlesek bile serinin bu kadar uzun sürdüğünü fark etmiyoruz bile. Yine aynı evrenin içinde geçen ve Peter Jackson’ın yönetmen koltuğunda oturduğu “The Hobbit” serisi de 7 saat 54 dakikalık süresiyle en uzun günde Orta Dünya’yı doya doya yaşamak isteyenler için harika bir seçim.

Uzun bir kış öyküsü: Nuri Bilge Ceylan’dan “Kış Uykusu”

Uzun süren film deyince aklımızda kaç saatlik bir film belirmeli tam olarak emin değilim ama bence 3 saati aşan filmler, günümüz koşullarında yeterince uzun olarak sayılıyor. Buna bir örnek de memleket sınırları içinden 2014 yılında karşımıza çıkmıştı. Cannes Film Festivali’nde de Altın Palmiye ödülünü kazanan “Kış Uykusu” kadrosuyla da göz kamaştırıyordu. Haluk Bilginer, Demet Akbağ, Melisa Sözen, Nejat İşler, Tamer Levent, Ayberk Pekcan gibi isimlerle bir yıldızlar geçidi olan film, 3 saat 16 dakikayla hatrı sayılır bir süreye sahipti ve ayrıca bazı bölümleri de Çehov’un “Karım” ve “İyi İnsanlar” öykülerinden esinlenmeler barındırıyordu. Nuri Bilge Ceylan, “Kış Uykusu”nun uzunluğuna yakın “Ahlat Ağacı”nı da 2018 yılında yine izleyicisiyle buluşturmuş, 3 saat 8 dakikalık süresiyle ülke sınırlarındaki uzun filmlere bir yenisini daha katmıştı.

Amerika’ya doğru uzun bir yolculuk sırası!

Bazı filmler kült olarak beynimize kazınır ve oradaki yerinden asla taviz vermez. İşte onlardan biri de 1984 çıkışlı Once Upon a Time in America. Ennio Morricone tarafından yapılmış tema müziğiyle de aklımıza kamp kuran film; Robert De Niro, James Woods, Elizabeth McGovern, Joe Pesci gibi isimlerin yer aldığı kadrosu ve ağır konusuyla gerçek bir suç filmiydi. Sergio Leone tarafından çekilen “Once Upon a Time in America”nın senaryosu tam 10 yılda yazılmıştı ve  3 saat 49 dakikalık bir süreye sahip olması da bizi hiç şaşırtmıyordu. Ayrıca filmin içinde Cole Porter’dan “Night and Day”, John Lennon ve Paul McCartney’den “Yesterday”, George Gershwin’den “Summertime” gibi şarkıları da duymak mümkündü.

8 yabancının hikayesi ne kadar uzun olabilir?

Yaza başlarken soğuk ve uzun bir hikayeye ne dersiniz? Hem de Tarantino imzasıyla! “Harika” dediğinizi varsayıyor ve hemen konuya giriyorum. Quentin Tarantino’nun 2015 yılında tanıtım gösterisiyle seyirciye sunduğu “The Hateful Eight” tam da listemize yakışır bir film. Özellikle tanıtım gösterisi diyorum çünkü filmin bu versiyonu tam 3 saat 7 dakikaydı. Genel yayında ise 2 saat 47 dakikayla tatmin edici bir süreye de sahipti. Müziklerini yine Ennio Morricone’nin yaptığı film, Amerikan iç savaşından sonra yolları kesişen 8 yabancının öyküsünü anlatıyordu. Samuel L. Jackson, Kurt Russell, Michael Madsen, Jennifer Jason Leigh gibi isimlerin yer aldığı kadrosuyla da göz kamaştıran filmin senaryosu sızdırılmış da olsa, izleyicinin heyecanı hiç azalmadı ve göz alıcı sinematografisiyle ortalamanın üzerinde bir başarıya imza attı.

Uzun filmleri bir liste yapacak olursak tabii ki sabaha kadar sürer. Hakkında yazmayacağım bazı filmleri de aşağıda sıralayarak en uzun günün film listesini çeşitlendireyim diyorum:

  • The Green Mile (1999)
  • Titanic (1997)
  • Malcolm X (1992)
  • The Godfather II (1992)
  • The Schindler’s List (1993)
  • King Kong (2005)
  • Gone With the Wind (1939)
  • The Wolf of Wall Street (2013)
  • Hamlet (1996)
  • Bir Zamanlar Anadolu’da (2011)
BENZER İÇERİKLER

EN ÇOK OKUNANLAR

ÖZEL DOSYALAR