Ana SayfarockKeşif- Mevcut düzenin dışında bir grup: Harici

Keşif- Mevcut düzenin dışında bir grup: Harici

Aynı zamanda asistan doktor olan Ali Mert Habip ve fizyoterapist ekip arkadaşı Onur Seyrek’ten oluşan rock grubu Harici’nin şarkılarını keşfedin. Ekibi daha yakından tanımak istedik.

Müziğe ne zaman başladınız, hangi çalışmaları yaptınız?

Ali Mert: Müzik hayatım, annemin desteğiyle başladı diyebilirim. Yanlış hatırlamıyorsam 6 yaşlarında, evde oyalanayım diye bir tane org alınmıştı bana. O zamanlarda annem Türk sanat müziği korosunda şarkı söylüyordu. Bazen evde kendi kendine söylediğini duyardım. Ben de duyduklarımı orgda çıkarmaya çalışıyordum. Bir gün misafir geldiğinde benim orgda “Duydum ki Unutmuşsun”u çaldığımı duymuşlar ve anneme söylemişler 🙂 Tabii, ben bunu yıllar sonra annem bana anlattığı için hatırlıyorum. Bundan sonra beni piyano kursuna başlatmıştı. Uzun süre devam etmediğimi hatırlıyorum ama piyano hocamın da müziğe devam etmemi anneme şiddetle önermesi sonucunda annem bu sefer beni 10 yaşında gitar kursuna yazdırdı. Tabii yaşım büyüdükçe rock müziği keşfetmeye başladım ve elektro gitar çalmak benim hayalim oldu. Ve liseye başladığımda bana elektro gitar aldılar. Sonrasında tutabilene aşk olsun 🙂

Onur: Bulduğum bir fotoğrafta 5-6 yaşlarında elimde klasik gitarla bir fotoğrafımla karşılaştım ama kimden ve nasıl o gitar bana geldi hatırlamıyorum 🙂 12-13 yaşlarımda klasik gitar kursuna gitmiştim. Ardından metal müzikle tanışınca James Hetfield’a özenip elektro gitar eğitimi aldım kısa bir süre. Lisede küçük bir grupla Bakırköy senin Beyoğlu benim stüdyo stüdyo dolaşıp kendi kendimize metal coverlar yapıyorduk. Hatta bir şarkı da yapmıştık. Arada açar “Nereden nereye…” demek için dinlerim 🙂 Üniversiteye başlarken Jeff Loomis signature gitarımı aldım ve müzik ondan sonra benim için geri dönüşü olmayan bir yola girdi. Kırmızı çizgim Loomis’tir 🙂

Üniversite yıllarından bu yana birlikte çalıyorsunuz, birlikte nasıl bir enerjiniz var?

Ali Mert: O zamanların enerjisi ve heyecanıyla sürekli müzik yapıyordum. Üniversitede müzik kulübüne katıldım ve Onur’la tanıştım. Onur da o zamanlar bir Nevermore hayranı olarak Jeff Loomis’in signature serisi 7 telli Schecter gitarını -tabiri caizse- ağlatıyordu 🙂 Okulun müzik kulübünde imkanlar doğrultusunda hep müzik yapıyorduk ve bıkmadan, okulun çeşitli etkinliklerine şarkılarımızı yetiştirmeye çalışıyorduk. O ses Türkiye serüveni sonrasında şarkılara akustik altyapı yazarak beraber konser vermeye başladık ve aramızdaki iletişim ve bir şeyler üretme isteği o zamanlarda kendini göstermeye başladı.

Onur’un ve benim dinlediklerimizin oluşturduğu vizyonlarımızla, farklı ve orijinal şeyler denemek ve hep bir adım öteye gidebileceğimizi bilmek bizi her daim heyecanlandırmıştır. Şarkıların üretim sürecindeki aramızdaki iletişim, bir şeyleri sürekli yapabilmemizi sağlıyor açıkçası. Onur’un üretim sürecinde benim genelde alışkın olmadığım ama denedikten sonra çok sevdiğim bazı vokal oyunları, müzikal altyapıdaki yaratıcı fikirler, üzerinde düşündükçe daha orijinal ve heyecan verici oluyor ve güzel bir sonuç ortaya çıkıyor.

Onur: Üniversitede müzik kulübü kurmuştuk ve bir ses yarışması yaptık. Ali Mert ile o esnada tanıştık. E tabii yarışmanın birincisi Ali Mert oldu. Ara ara “Seni ben keşfettim oğlum!” derim. Ali Mert de bana kızar 🙂 . 10 yılı devirdiğimiz dostluğumuzun yanında müzikal olarak iki bambaşka bakış açısının birleşimini oluşturuyoruz beraber. Benim metal müzikten gelen kaotik yönümle, Ali Mert’in alternatif ve hard rock’tan gelen daha “normal” yönünü ve “Şöyle bir şey olsa da dinlesek” dediklerimizin sentezini ortaya koymaya çalışıyoruz. On yıldır neredeyse aralıksız birlikte çaldığımız için Ali Mert’in vokal ve müzikal açıdan bir sonra hangi hareketi yapacağını biliyorum ve şarkı yazım sürecinde bu benim açımdan rahatlık ve güven sağlıyor.

harici dergy kesif2

Ali Mert Habip, siz O Ses Türkiye’ye katıldınız. Peki sonrasındaki çalışmalarınız nasıl gidiyor, solo olarak da şarkılar yapmayı düşünüyor musunuz?

Ali Mert: Şöyle ki; O ses Türkiye gibi bir televizyon programı güzel bir tanıtım aracı gibi oldu benim için. Yarışma bittikten sonra “Jilet” adlı bir gruptan teklif aldım. Totalde 3 kişi olan grubun solistinin ayrıldığını ve beni o ses Türkiye’de izledikten grubun devamı için benimle görüşmek istediklerini öğrendim. Daha çok alternatif rock (hard rock da diyebiliriz aslında) ve prograsif-metalcore müzik dinleyen biri olarak, daha pop-rock müzik yapan Jilet grubu üyeleriyle tarz konusunda anlaşma yoluna gitmemiz gerekti 🙂 Daha çok pop-rock tarzında birkaç şarkımız oldu fakat hem grup üyelerinin hem de benim kişisel olarak iş yükümüzün çok olduğu bir dönem olması nedeniyle stabil bir şekilde çalışmalarımızı sürdüremedik.

İlk Jilet grubuna katıldığım zaman, tamamen tesadüf olarak, TFF’den milli maçlar öncesinde çalmak üzere grup ihtiyaçlarının olduğunu ve Jilet grubu olarak sahne alabileceğimizi söylediler. Bu teklifi değerlendirdik ve Jilet grubu olarak 3 defa 2 gün üst üste olacak şekilde konserler verdik. Onur da o zamanlar Ankara’da yüksek lisans yapıyordu. Onur Ankara’dan döndükten sonra ben de zaten bir grupla çalışmadığımdan dolayı Onur’la tekrar bir araya geldik ve üretim sürecine girdik.

Onur: Yap tabii… 🙂

“Manipülasyon” ve “Derler Ki” şimdiye kadar yayınlanan eserleriniz. Prodüktörünüz Omark’ın nasıl bir katkısı var? Bu şarkıların yapım sürecinden bahseder misiniz?

Ali Mert: Ben şahsen Onur’un sayesinde tanıştım Omark ile. Onur’un fizyoterapi kliniğinde takip ettiği hastasıydı. O vesileyle muhabbetlerinin ilerlemesi sonrası Omark’ın yaptığı işlere de baktık ve çok beğendik. Sonrasında Ömer abiyle iletişime geçtik ve çalışmaya başladık.

Genelde bu çıkardığımız iki şarkı zaten tanıştığımızda taslak olarak hazırdı. Kayıtları evde dijital olarak kaydedip kayıtları mix-mastering için Omark’a göndererek çalışmamızı sürdürdük. Omark, fikir olarak çok kökten değişiklik şeklinde olmasa da, şarkının trafiğinde geçişlerle ilgili etkili fikirler verdi bize. Sayesinde, şarkılarımızdaki düşük kalan veya garip duyulan tarafları şarkıya hakikaten çok güzel entegre ettik 🙂

Onur: Aslında her şeyden önce Omark bizim GTR Müzik bünyesinde bulunmamız için bir mihenk taşıdır. Bu anlamda desteğini bizden hiç esirgemez. Çok beğendiğim bir mix-mastering bakış açısı var. Şarkıyı kaydedip gönderiyoruz. Bize öyle bir sound ile geliyor ki dinlerken büyük keyif alıyoruz.

Şarkıların düzenlenmesinde fikir almak için zaman zaman Omark’a danışıyoruz. Zaman zaman da “Ya arkadaşlar aslında şuraya bir…” ile başlayan bir cümleyle bize şarklıyla ilgili fikirlerini de söylüyor. Merkeze şarkıyı ve şarkının amacını koyup son karar doğrultusunda şarkıyı en iyi sounda getiriyor. Dolayısıyla, benzer bir kafa yapısına sahip rock müziği anlayan birisiyle birlikte çalışmak ve bu kişinin Ömer abi olması bizim için çok büyük bir avantaj.

Dinleyicilerinizle buradan tanıştığınızı varsayalım. Onlara Harici’yi nasıl anlatırsınız? Çalışmalarınızın arkasında olan felsefeyi nasıl ifade ederdiniz? 

Ali Mert: Şöyle söylemek gerekirse; zaten grup isminde de belirttiğimiz “Harici”; yozlaşmış, sosyal duyarlılığını kaybetmiş veya önemsenmemiş diyebileceğimiz genel geçer olayların gidişatının dışında, harici tarafta duran (bazen de muhalif) bir tavırla şarkı yapan, bu konulara parmak basmaya çalışan bir grup. Şarkıların yapısı biraz daha 2000’lerin Türk alternatif rock ve biraz da yeri geldiğinde hard rock soundları ve altyapılarını andırıyor. Bunu orijinal ve çeşitli şekillerde üretmeye çalışan bir grup gibi nitelendirmek doğru olacaktır.

Onur: Mevcut düzenin göbeğinde değil, kenarında harici bir duruşa sahip bir grup Harici. İkimizden de bağımsız değil. Belki de günlük yaşamdan bizi uzaklaştırmaya ve içimizdekileri tam olarak ifade edebilmemize imkan sağlayan bir aracı.

Dinleyerek büyüdüğümüz ve müziği öğrendiğimiz gruplara saygı duruşu niteliğinde bir sounda sahip olarak ve bunu orijinalliğini kaybetmeden müzikal anlamda üstüne bir şeyler katarak ilerletmeye çalışan bir bakış açısı var Harici’nin. Eğer ki “Ah o eski rock soundu…” diyorsanız ve bunun modern bir anlayışla nasıl duyulacağını merak ediyorsanız Harici’ye bir kulak kabartabilirsiniz. Son olarak, Eylül aynı içinde bir EP geliyor! Biz çok heyecanlıyız!

Ali Mert: Dinlemeye bekleriz efenim

BENZER İÇERİKLER

EN ÇOK OKUNANLAR

ÖZEL DOSYALAR