1999 yılında kurulan Amerikalı rock grubu Midlake, yeni albümleri For the Sake of Bethel Woods‘a geri sayımdayken Dergy’nin radarına takıldı. 

Fadıl DİNÇER/ [email protected]

Nasıl bir giriş yapacağımı bilemedim açıkçası, Midlake’i tanıyanlar beni gayet iyi anlıyorlardır. “Midlake ıssız bir ormanın derinliklerinden gelen bir ezginin ruhudur benim için” diyebilirim mesela. Yani “Midlake 1999 yılında Teksas’ta kurulan bir gruptur” demek değil de; “Kulaklığıma gelen kıtalar arası rüzgarların, okyanus akıntılarının tınısıdır” demek geliyor içimden. Bu giriş de böyle olsun…

Folk ve post-rock öğelerini harmanlayıp, saykeledik sosla “unique” (biricik) bir tarz sunan Midlake,  8 yıllık aradan sonra 18 Mart 2022 tarihinde yeni albümleri For the Sake of Bethel Woods ile dönüş yapıyorlar. Dönüş öncesi yeni albümün habercisi “Meanwhile” teklisini Ekim ayında yayınlayarak Midlake kültünün devam edeceğini müjdeliyorlar bize.

Midlake’ten Eric Pulido’ya sorularımızı sıraladık. Keyifli okumalar…

2013 çıkışlı Antiphon’un ardından 2016’da The Trials of Van Occupanther’ın 10. yıl özel versiyonu dışında herhangi bir şarkı çıkarmadınız. 8 yıl sonra yeni albümün habercisi “Meanwhile” geldi. Geçen 8 yılda neler oldu da yeni albüm için tekrar bir araya geldiniz. Sadece neden bir araya geldiğinizi soruyorum 🙂

2014 yılında daha önceden belirlenmiş turne programımızı tamamladıktan sonra, süresiz bir ara vermenin en iyisi olacağına karar verdik. Birçok konuda sağlıklı düzeyde değildik ve ben şahsen zamanımı kişisel ve sanatsal başka şeylerle geçirmek istiyordum. Bu süre içinde çok fazla şey oldu. Kimimiz birlikte, kimiz ayrı ama hepimiz müzik yapmaya devam ettik. Sonunda, yeniden bir araya gelerek Midlake olarak müzik yapmaya devam etmek istediğimizi anladık. Çünkü Midlake bizim için bir aile gibiydi; birlikte başlattığımız ve büyüttüğümüz… Hepimizin bunu istemesi için farklı nedenleri vardır elbette ama birbirimizi tekrar görmek kesinlikle olumlu ve iyi bir şeydi.

2022 yılında çıkacak albümün ilk teklisi “Meanwhile”. Bir röportajda “Meanwhile” 2014’te başlayan molamızın sebebine ve 2020’de tekrar bir araya gelmemizde bize ilham olan şeylere değiniyor.” demişsiniz. Albümün konsepti mi böyle yoksa sadece “Meanwhile”’a özel bir şey mi?

Albümde bir kayıp ve bunu bulma, anlamlandırma arzusu üzerine net bir tema var. “Meanwhile”ın bundan bahsettiği açık, bu arada Midlake’in “kaybı” yeniden bulundu ve bunun için mutlu ve minnettarız!

For the Sake of Bethel Woods albümü için ilk kez dışarıdan bir prodüktör ile çalıştınız; Grammy Ödüllü John Congleton. Nasıl bir deneyimdi? Size ait bir Midlake ruhu var sonuçta, bunu başka bir prodüktörle çalışırken korumak, sürdürmek zor muydu?

John ile çalışmak harika bir deneyimdi. Onunla kayıt sürecine girerken iyimser ve açık fikirliydik, ama sanırım hepimiz birlikte ne kadar iyi çalıştığımıza ve müziğe odaklanmanın ne kadar özgürleştirici olduğuna şaşırdık. Her iki rolü de oynamak bizi birlikte yaratmanın özünden uzaklaştırabileceğinden, yanımızda bir yapımcı/mühendis olmamasına dönmek isteyeceğimizi hiç sanmıyorum. O son seansa kadar bir yıldan uzun süredir zamanımızı demo kayıtları yazmak ve yapmak için harcamıştık, bu yüzden sadece çalmak ve birlikte zamanımızın tadını çıkarmak bizim için çok güzeldi.

midlake-roportaj-her-zaman-karanlikta-bir-isik-gostermeye-calisiriz2

For the Sake of Bethel Woods albümünde toplam 11 şarkı görünüyor. İlk olarak albümün ikinci videosu hangi şarkıya gelecek belli mi? İkinci olarak ise şarkıları kim yazdı?

Sıradaki video “Bethel Woods” olacak ve Ocak ayında çıkması planlanıyor. Bunun için gerçekten heyecanlıyız ve yeni yıla harika bir giriş olacağını düşünüyoruz. Kendimizi eşit şarkı yazarları olarak kabul ediyoruz. Şarkı sözleri ve çoğu melodide başı çekmeme rağmen, grubun tamamı şarkının yapısı, biçimi, ahengi, havası ve daha pek çok konuda o kadar çok katkıda bulunuyor ki, bunu bir grup çalışması ve hepimizin birlikte sahip olduğu bir şey olarak görüyorum.

Midlake  folk ve post-rock öğelerini birleştiren; sizi dinginleştiren,  başka  bir dünyaya sürükleyen, çok yakın hissettiren, sıcak, samimi bir grup. Cidden arkadaşımız gibisiniz. Bunu albümde de görecek miyiz? Şarkı isimlerine baktığımda karanlık bir yan da görüyorum ki bu beni daha da heyecanlandırıyor.

Teşekkürler. Her zaman karanlıkta bir ışık göstermeye çalışırım ve her türlü umutsuzluk ifadesinde umut bulunur. Hayatta var olan dualiteden zevk alıyorum ve sanırım şarkıda cazibesine kapıldığım bir şey. İnsanların müzik ve şarkı sözleriyle bağlantı kurmasını ve kaynak ilhamdan farklı olsa bile onları rahatlatan bir anlam bulmasını istiyorum.

Uzun bir aradan sonra 28 Ekim itibariyle konserlerinize başladınız. Öncelikle sahneye çıktığınızda ilk ne hissettiniz? Heyecanlandınız mı yoksa kaldığınız yerden devam ettiniz gibi mi geldi? 30 Aralık’ta ise müthiş bir mekan olan The Caverns’ta çalarak konserlerinize devam edeceksiniz. Konserleriniz 2022 yılında devam edecek mi?

Sahnede çocuklarla tekrar bir araya gelmek harika bir duyguydu. Bizi yeniden kendimize getirdi, enerji verdi. Fakat uzun zamandan sonra verdiğimiz ilk konser olduğu için ilk defa eski ve yeni şarkıları aynı anda çaldık ve bu bizi biraz strese soktu, ama üstesinden geldik. Yeni yılda dünya çapında daha fazla konser yapmak için sabırsızlanıyoruz.

Şimdiye kadar İstanbul’a iki kere geldiniz. Burada çok sadık bir hayran kitleniz var. Türkiye’ye yeniden konser vermeye gelecek misiniz? İstanbul sizin için ne anlam ifade ediyor?

Türkiye’de konser verme fırsatını bulduğumuz için çok mutluyuz, grup olarak İstanbul’da harika zaman geçirdik. Uzakta olmamıza rağmen, güzel ülkenizden gelen sevgiyi hissediyoruz ve gelecek yıl yeniden gelmeyi diliyoruz. O zamana kadar, yeni albümümüzle ilgili bazı şeyleri paylaşma fırsatı verdiğiniz için çok teşekkür ederiz ve umarız beğenirsiniz!