Muse’un solisti Matt Bellamy kısa bir süre sonra yayınlanacak olan yeni albümleri öncesinde NME’ye sarsıcı açıklamalarda bulundu.
Muse 2018 yılında çıkardıkları “Simulation Theory”nin ardından dokuzuncu albümleri “Will of the People”ı ağustos ayında dinleyicilerle buluşturmaya hazırlanıyor. NME’nin grubun solisti Matt Bellamy ile yeni albüm öncesinde yaptığı röportaj ise sanatçının günümüz dünyasına dair eleştirel bakış açısını sert bir şekilde yansıtıyor.
Dünya Ekonomik Forumu’nun COVID-19 salgını sonrasında, ekonomiyi sürdürülebilir bir şekilde yeniden inşa etmeyi önerdiği Büyük Sıfırlama’yı unutun. Rock dünyasının ileri görüşlü kahinine göre asıl “Büyük Değişim”e hazırlanmamız gerekiyor.
“Son geliyor” diyor Matt Bellamy. “Ama neyin sonu? Dünya üzerinde yaşayan tüm insanların sonu değil. Kesinlikle dünyanın da sonu değil. Gerçekte, dürüst olmamız gerekirse, insanlığın da sonu değil, değil mi? Ama bu bir şeyin sonu. Bu belli bir medeniyet döngüsünün sonu.”
Hızla tükenmekte olan dünyamıza dair Muse‘un ana çerçevesini oluşturan düşünceler bunlar aslında. Matt Bellamy dünyamızın haliyle ilgili endişelerini 2018 yılında çıkardıkları 80’ler temalı çoklu evren fantezi albümü “Simulation Theory”de kısmen paylaşmıştı. Pandemi döneminde yazılan ve bir kısmı kaydedilen yeni albüm “Will of the People” ise tamamen bu düşünceler üzerine kurulu olacak.
Yeni albümle aynı adı taşıyan şarkıda geçen bir söz, hem siyasi hem de ekonomik yönden büyük bir dönüşümün eşiğinde olduğumuzdan bahseden Bellamy‘nin düşünce yapısını özetlemeye yetiyor: “Özgür kalabilmemiz için devrime ihtiyacımız var.”
“Ben temelde otorite karşıtı biriyim, bu benim doğam, bu şekilde doğmuşum. Nereden gelirse gelsin, hiç fark etmez. Bana şunu yap ya da bu şekilde yaşa dendiği anda direkt direniyorum” diyen Bellamy‘nin bu açıklamaları yeni albümleri “Will of the People”ın var olan dünya düzenine dair adeta bir manifesto niteliğinde olduğunu açıkça ortaya koyuyor.