Son şarkısı “Hayvaaaağ1n”la özlediğimiz gürültüyü kulaklarımıza zerk eden, Türkçe rock müziğin sağlam kalelerinden Hayko Cepkin, Dergy’nin sorularını yanıtladı.

Sebla KOÇAN / [email protected]

Şarkı sözleri için “dönemsel biyografiler” tanımlamasını yapan Hayko Cepkin, son şarkısı “Hayvaaaağ1n”ı doğum günü olan 11 Mart’ta iki versiyon halinde dinleyicisine hediye etmişti. Bizi omuzlarımızdan tutup sarsan, yer yer tokadı basan “Hayvaaağ1n”ın çıkışından kısa bir süre sonra korona virüs salgını ortaya çıktı. Cepkin, şarkısının “Tam zamanında saha görevinde” olduğunu söylüyor. Her zaman yaptığı gibi, bu kez de yaşadığımız bu karanlık günlerde; bazen yumuşak bazen sert, ama hep kendi usülünce söylediği şarkılarıyla, anlattıklarıyla, hikayeleriyle, besteleriyle yaralarımızın içine işliyor, bizi kendimizle yüzleştiriyor, bizi iyileştiriyor.

Son şarkı “Hayvaaaağ1n”ı çıktığı anda caddelere sokaklara sığamadık. Tam içimizdeki hayvanı salacaktık ki, şansa salgın dönemi çıktı başımıza, evlere çekildik. Şarkıyı gölgeledi mi sence bu gündem? 
Aksine tam dönemi tam zamanı. İnsanoğlunun yaşamak istemediklerini yaşadığı bir dönemde ben de duymak istemediklerini söylüyorum. Şarkım tam zamanında saha görevinde. Görevini layiki ile yapmakta. Düşünsene “Ne tatlıdır insanoğlu, yaşamak ne basit ve eğlenceli, her şey çikiloppi gibi sanki” diye söz yazdığın bir parçanın şu an piyasaya çıktığını .) “Hayvaaağ1n” yine biyografik, yine dönemine uygun bir şarkı olarak kült kalacak. 

“Hayvaaaağ1n” bize “Nefesin yettiğince direnen ol, uyan” diyor… Tarihe geçecek bir dönem yaşıyoruz, her gün haber seyrettikçe moralimiz bozuluyor. Tüm bunlara nasıl direneceğiz? 
Sistematik düzene geçilmesi lazım. Siyasî politik ahmaklığın yerine gerçek yaşam kaidelerinin hatırlanıp tanınması gerekiyor. Neyin üstünde yaşayıp neyin içinde var olduğumuzu hatırlayıp evrene zul değil yardımcı olmamız lazım. Yoksa direnemeyeceğiz. Ömrü en kısa süren, ammmma kendisini en akıllı ırk olarak tanımlayan tür olarak tarihe geçeceğiz. 

Karantina Günlükleri’nde bugüne kadar bildiğimiz tüm şarkıların akustik versiyonlarını dinleme şansı bulduk. Tüm bu şarkıları toparlayıp akustik olarak bir albümde yayınlama niyetin var mı? 
Daha kaydedeceğim onlarca şarkılık listem var, bitsin, zamanın akışına göre bakarız. YouTube kanalımda rahatça dinlenebilmesi için tüm reklamları kapattırdım. Şu an orda yayınlanmasından memnunum. 

hayko2

“Her şarkı, her söz doğru zamanda belirir” diyorsun, Karantina Günlükleri’nde. Son zamanlarda şarkı sözlerin daha az, daha öz cümlelerden oluşuyor. Şarkı sözlerini yazarken en çok kimlerden etkileniyor, kimleri okuyorsun? 
Aslında son yayınladığım üç beste “Kabul Olur”, “Dans Et” ve “Hayvaaağ1n”, Hepsi de uzun şiirlere sahip ve mana olarak oldukça ağır yükteler. Şarkı sözlerim ya da melodilerim, hep derim, dönemsel biyografilerdir. Etkileşim tamamen hayat kaynaklı. Genel kitap okuma zevkim tarihsel ve felsefe tabanlıdır. Hikaye pek okumuyorum. 

“ANA ARKADAŞ DAMAR YOLLARI HÂLÂ AÇIK”

Uzun yıllar oldu, Selçuk’ta yaşıyorsun, bir ayağın Kuşadası’nda. Yalnızca konserler için büyükşehirlere geliyorsun. Gerçekten şehri hiç özlemiyor musun? 
Haaaaaaayııııır. Almış olduğum kararın ne kadar doğru olduğunu her geçen gün daha da güçlü bir şekilde hissediyorum. Şaka maka 8 sene oldu. 

Geçen sene Selçuk’un fahri hemşehrisi de oldun. Bundan sonrası için belediyeyle birlikte çalışmak, hatta siyasete girmek gibi düşüncelerin var mı?
Siyaset mi? Yazdıysa bozsun. Bizlik işler değil onlar. Belediye konularında fikir danışıldığında yanıt verebileceğim bir durum olur ise elimden geldiğince aktif olmaya çalışıyorum. Ama geri kalan hiç bir konuya aklım ermez. 

hayko3

Bir röportajında “Ömrüm boyunca tanıdığımı sandığım pek çok insanın değişimine, oynaklığına şahit oldum” demiştin. Gençlik zamanlarımızda başımız çok kalabalıktı, ya da belki biz öyle sanıyorduk. Zaman ilerledikçe arkadaşlıklar, yıllanmış dostluklar bile eriyor, neden sence? Üzmüyor mu bu seni içten içe? 
Ana arkadaş damar yolları hala açık. Hâlâ gümbür gümbür kan depoluyorlar kalbime. Bundan yana bir sıkıntımız yok. Araya kılcal damarlar giriyor kendini arkadaş dost ilan eden. Onlar da bi müddet sonra tıkanıyor, stent takıp geçiyorsun. Önemli bir operasyon bile değil. 

Planlı bir insan olduğunu biliyoruz. Ama şu an tüm planlar dev bir soru işareti içinde kaybolmuş durumda… En son 2016’da “Beni Büyüten Şarkılar” geldi. Hazır konserler de bir süre ertelenmişken, yeni bir albüm yapayım diye düşünüyor musun? Yoksa bir süre daha single’lar mı gelecek, nedir bu yıl için planın? 
Şu an tek odak noktam dünya hali ve geleceği üzerine. Şu ortamda “Şöyle bir single mı yapsam, böyle bir albüm mü yapsam” fikri aklımın ucundan bile geçmiyor. Tek isteğim karantina günlüğü listemi en doğal hali ile kaydedip sunmak. 

İlk röportajımızı 2005’te “Sakin Olmam Lazım” zamanında yapmıştık. O zamanki hayallerini düşünüp şimdi geldiğin noktaya bakınca neler görüyorsun? Umduğundan daha fazlası olmuş mu? Bundan sonrası için hayallerin neler?
Uğraşmışım. Didinmişim, anlatmışım, sonra biraz daha, biraz daha, biraaaz daha anlatmışım. Yollar gitmişim, gelmişim, hiç durmamışım, durmaksızın ürermişim, kayıt yapmışım. Her sene sahne için yenilenen mevzular eklemişim, aynı kalmamışım, hep geliştirmeye çalışmışım, hayallerimi hedefe koymuşum, bahsettiğim tüm hayalleri hayata geçirmişim. Umduğumdan fazlası asla olmadı. Ama umduğumdan azı hep yanımdaydı ve ben zaten ona alışığım. Yeni hayallere bakıcaz artık. 

“2005’TE ROCK MÜZİĞE YAPILAN PR ŞU AN RAP MÜZİĞE YAPILIYOR”

Ekran Resmi 2020 04 15 12.23.45

Son dönemde müzikte hem “Üçüncü Yeniler” denilen alternatif isim ve gruplar, hem de rap müziğin inanılmaz bir yükselişi oldu. Nasıl değerlendiriyorsun bu dönemi?
2005’te rock müzik için uygulanan alternatif PR sisteminin yeni hedefi rap müzik. Pop ile ilgili geri dönüşü sağlayana kadar bu müziği cilalayacaklardır. Pop altyapısını rap beat’leri ile döşeyip sonra da kendi normal düzenlerine dönerler. Bu süre zarfında görünür olma fırsatı yakalamış isimlerin akıllı ve istikrarlı bir şekilde bu dönemi iyi değerlendirmesi gerekiyor. Üreten ve disiplinli çalışanlar ayakta kalmayı sürekli olmayı başaracaktır. Bizde de 50-60 grup piyasaya sürmüşlerdi 10 tanesi anca kaldı. İyi gözlemlesinler. Sevdiğim çok yüreği güzel isim var. 

Ekran Resmi 2020 04 15 12.27.14

“Rock müzik öldü mü kaldı mı” tartışmaları bitmek bilmezken sen, “Hayvaaaağ1n” gibi daha da sert bir sound’da karar kıldın. Rock müzik bu kadar ölüyse, tüm konserlerin nasıl bu kadar dolu olabiliyor? Ne olacak bu rock müziğin çektiği çile?! 
Yıllardır öldü öldü öldü demekten bıkmadı dingozlar. Dünyada hala rock metal festivalleri revaçta. Dinleyemeyenin, bu kültürün içinde var olamayanın bilmediği halta salça olmasından başka bir şey değil. 

Twitter’ı çok aktif kullanıyorsun. Twitter bir yandan da çöp bilginin ve trollerin de merkezi. Bir de sosyal medyada mücadele vermekten yorulmuyor musun? Nasıl koruyorsun kendini lüzumsuz insan yığınlarından? 
Pek benim bulaşanım yoktur. Rahatım. Kendi çapımda trol bile sayılırım .)

Son olarak bize karantina günleri için bir film, bir kitap ve bir albüm önerir misin?
“Perfect Sense” seyredilsin, “Körlük” okunsun, “Karantina Günlüğü” listem akşamları bi duble ile dinlesin…