Ana SayfaMüzikThe Last Shadow Puppets Geri Dönüyor

The Last Shadow Puppets Geri Dönüyor

Her şey Arctic Monkeys’in 4 konserlik İrlanda-Kuzey İrlanda turnesinin açılışını Miles Kane’in yapacağının açıklanmasıyla başladı. The Last Shadow Puppets sevenler buraya…

Ant Arın ŞERMET

Temmuz ayında Modern Sky etiketiyle çıkan “One Man Band” hem yılın şu ana kadarki en kompakt albüm deneyimlerinden birini sunarken hem de Miles Kane’in “tek kişilik bir grup” olabileceğinin mesajını içermekteydi. Bu isim seçimi albümün temasına bakınca bir romantik ilişki üzerinden okunabilir gibi dursa da aslında çoğu kişinin onu The Last Shadow Puppets’taki diğer eleman olarak tanımasına da bir gönderme niteliği vardı. Gelgelelim Kane-Turner ortaklığının yaşattığı duygular son albümün üzerinden 7 koca sene geçmiş olsa da çok taze. Bu yüzden de orada olup izleyemeyeceğimiz bir konserin haberine heyecanlandık diye düşünüyorduk. Lakin bu heyecanımızı fark eden ikili, işlerin boyutunu değiştirmeye karar verdi. Neredeyse 2017 sonundan beri atıl vaziyette duran The Last Shadow Puppets’ın resmi sitesine “Çok cool bir şeyin yakındaki evi” duyurusu yapıp siteyi yenilemeye aldılar. Arama motoruna sitenin adını girdiğimizdeyse “yakında” uyarısıyla karşılaştık. Eğer ki erkenden gelin güvey olmadıysak yaşanan gelişmelerin ardından akıllara düşen tek düşünce TLSP’nin hasretle beklediğimiz üçüncü albümünün yolda olduğu.

Nasıl bir albüm beklemeliyiz?

Peki bu olası üçüncü albüme dair beklentimiz nasıl olmalı? Düşününce “The Age of the Understatement” ile “Everything You’ve Come to Expect” arasındaki 8 senede kökleri sabit kalsa da detaylarda dikkat çeken bir değişim vardı. Daha prodüksiyonlu, Alex Turner’ın kontrolü biraz daha eline aldığı bir albümdü “Everything”. Hatta Alex Turner’ın kontrolü bu kadar ele alması yüksek sesle söylenmese de Miles Kane’le arasının limonileşmesine bile yol açmıştı. Turner bunun üstüne Arctic Monkeys’ten çok TLSP diskografisine uygun “Tranquility Base Hotel&Casino” ve “The Car”ı yapınca grubun hayranlarından tepki de almıştı. Miles Kane ise bu süre zarfında TLSP müziğinden uzaklaşıp cozur cozur gitarlarla bezeli birbirinden etkileyici üç albüm yaptı. Özellikle 2018’de çıkardığı “Coup de Grace” ve bu sene çıkardığı “One Man Band” sıradaki TLSP albümü için fikir oluşturabilecek işler. Çünkü Alex Turner olgunlaştıkça yapmak istediği müzik konusunda netleşip çevresindekilerin fikrini almayı azaltan bir “patrona” dönüştü. Grubun büyüklüğü ve bir şirket gibi güçlü olması sebebiyle Alex Turner’ın tavrını belki Arctic Monkeys elemanları değiştiremez ancak Miles Kane değiştirebilir. O yüzden de bu 4 konserlik mini turne göründüğünden çok daha fazlasına ev sahipliği yapabilir. Miles Kane, Alex Turner’ı klavye ve orkestrasyon müziğinden gitar müziğine döndürebilecek belki de tek insan. Çünkü TLSP ikisi için de asıl proje değil ama ne kadar kıymetli bir şey oluşturduklarını bildikleri için de son albümden sonra yaşananların tekrarlanma ihtimali çok düşük. Ne Miles Kane ne de Alex Turner sahip oldukları bu değeri iki albümle tarihe karıştıracak kadar amatör müzisyenler değil.

12653 scaled

Değiştiler ve geliştiler

En temelde “Favourite Worst Nigtmare”e dayanan bir tanışıklıktan bahsediyoruz. İkisinin de 21 yaşında olduğu ve yaptıkları müzikten ziyade neler yapacaklarını merak ettikleri zamandan beri bir şekilde birlikte müzik üretiyorlar. TLSP çatısı altında yaptıkları müzikler asıl gruplarına ya da solo kariyerlerine de yansıdı. Alex Turner’ın, Arctic Monkeys müziğinde yarattığı değişimden zaten bahsetmiştim. Miles Kane ise The Little Flames, The Rascals gibi iki boyutlu gruplardan tek kişilik, dopdolu bir gruba evrildi. Evriminin temel dayanağı, akılda kalan nakaratlar ya da dövme yaptıracak sözler yazmaktan çıkıp günümüzün en iyi hikaye anlatıcılarından birine dönüşmesi oldu. Son albümünün en özel hikayesi olan “Baggio” bu önermemin altını dolduracak bir şarkı. Şarkının hikayesini olabilecek en kısa şekilde özetlemeye çalışacağım.

1986 doğumlu olan Kane de çoğu erkek çocuğu gibi futbol delisiymiş ve 1994 Dünya Kupası’nda ülkesi İngiltere yer almasına rağmen o İtalya’yı desteklemiş. Sebebiyse “ilahi at kuyruğu” lakabına sahip Roberto Baggio’nun varlığıymış. Gelgelelim İtalya turnuva boyunca yoluna doludizgin devam edip kendini finale atınca küçük Miles annesine zorla bir İtalya forması aldırıp televizyonun başına oturmuş. Ancak o final… Dünya Kupaları tarihinin en unutulmaz anına, Roberto Baggio’nun kaçırdığı penaltı sonucu Brezilya’nın şampiyonluğuna ev sahipliği yapmış.

“Baggio, you’re showing me the way to go
When I was feeling lost and low
I used to sit and watch you steal the show”

Miles Kane için Roberto Baggio ve o finali izlerken giydiği forma sadece bu şarkının değil albümün oluşmasını sağlayan çıkış noktasıymış. Hatta o formayı imzalatıp Roberto Baggio ile tanışmak için İtalya’ya bile gitmiş… Neler yaşandığını ve süreci daha detaylı öğrenmek isterseniz aşağıya linki bırakıyorum.

Toparlamak gerekirse Miles Kane’in, Roberto Baggio’nun peşinden çıktığı İtalya yolculuğu gibi bekliyoruz The Last Shadow Puppets’ın olası üçüncü albümünü. Neyle karşılaşacağımızı tahmin edebiliyoruz ancak Alex Turner ve Miles Kane gibi iki delinin kontrolde olduğu bir muhteşemlikten ne çıkacağını tam olarak bilmek zor. Yine de bu heyecan bile çok güzel. Albüm gelirse bir şekilde belki yolunuz da düşer buraya ha, olmaz mı? Çünkü malum… Bizim sizin izinizi takip edebilmemiz biraz zor artık.

BENZER İÇERİKLER

EN ÇOK OKUNANLAR

ÖZEL DOSYALAR