Hazır “Mobland” ilk sezonu ve ironik finaliyle ortalığı kasıp kavurmuşken, dizinin en önemli karakteri, Harrigan ailesinin şaşmayan dinamosu ve “fixer”ı yani problem çözücüsü Harry de Souza’dan ilhamla Tom Hardy’nin hafızaları mekân bellemiş karakterlerine bakalım.
Hardy, Birleşik Krallık’ın en vahşi suçlularından birini canlandırdığı bu biopic’te psikolojik ve fiziksel sınırları ne kadar zorlayabileceğini kanıtlayarak aktörlüğünün ihtişamını ortaya sermişti.
Nolan’ın zihin bükücü yapımında Hardy Eames karakteriyle karizmasını ve komedi zamanlamasını ustaca kullanmış ve uluslararası şöhret basamaklarını da tırmanmaya başlamıştı. Filmde en sevdiğim karakter olduğunu söylememe gerek yok sanırım.
Bazıları için tartışmalı bir karakter olan Bane, maske ve değiştirilmiş ses etkenlerine rağmen yine Hardy’nin ikonik performanslarından biri oldu. Bane’e kattığı ağırlık ve zekâ Hardy’nin oyunculuk dehasından olsa gerek.
Steven Knight’ın tek mekânda geçen bu minimalist ve gerçek zamanlı dram filmi, yine Hardy’nin devleştiği yapımlardan biri. Bir araba yolculuğunda sadece telefon konuşmaları yaparak ve bazen de ölü babasıyla konuşarak geçen filmde Hardy, Locke karakterinin hayatının nasıl alt üst olduğunu zarif ve duygusal bir üslupla bizlere anlattı.
Sağı soğu belli olmayan gangster Alfie rolüyle sahne çalan -hem de gönül çelen- Hardy, eksantrik karizması, gizemli diyalogları, ani şiddet patlamaları ve keskin mizah duygusuyla kendisine hayran kitlesi yaratmayı başarmıştı.
George Miller’ın bilinçli tercihiyle tüm film boyunca toplam 52 kalem lakırdı eden Max’in gizemli varlığını, sessiz gözlemci rolünü Hardy dışında kim sadece beden dili, gözler ve nasıl yapıyorsa ortama yaydığı o gergin enerjiyle verebilir?
Hayatta kalmak için her şeyi yapan acımasız antagonist rolüyle en iyi yardımcı oyuncu adaylığı da kazanan Hardy, bu performansıyla ahlaki belirsizliğin korkunçluğunu ve “insanlığını” bize açıkça anlatmış oldu.
Ünlü ikiz gangsterler Ronnie ve Reggie’yi oynarken iki farklı kişiliği -hesapçı Reggie ve sağı solu belli olmayan Ronnie- aktörlük mesleğinin teknik ustalığını kullanarak ve oyunculuk skalası anlamında ders verircesine oynayan Hardy bizi bu performansıyla da kendine hayran bıraktı tabii.
“Stuart: A Life Backwards” (2007) – Stuart Shorter
Hardy’nin “Taxi Driver” anı olarak tanımlanan bu biyografik rolü açıkçası benim için Hardy’nin A-list aktörlerin feriştahı olduğunun, hem de 2007’den beri öyle olduğunun kanıtıdır. Acı ve şiddet dolu eroin bağımlısı Stuart Short’u kırılgan performansıyla öyle bir resmetmişti ki şahsen ben ağlamaktan sürünmüştüm. Eşlikçisinin Benedict Cumberbatch olduğunu da buraya ekleştireyim.
“Beebies Bedtime Stories”
Hardy, 2016’dan beri belli aralıklarla BBC’nin bebek ve çocuklar için yayın yapan kanalı Cbeebies’de bebeler için uykudan önce hikayeleri okuyor. Onun o tok ve kendine has sesinden bu hikayeleri dinlemek de onun bir tek çocuklara değil bizlere de geçtiği bir kıyak. Hiç izlemeyenlere sesleniyorum: Saçmalamayın!
Tom Hardy, adam gibi adam demek istiyorum ama orasını bilemem de aktör gibi aktör diyebilirim. Onun olduğu yapımlar kaçmaz. “Taboo”nun ikinci sezonu da gelirse ayrıca seviniriz. Dizi, sinema, kitap okuma, overlok, ne yaparsa yapsın… Biz arkandayız Hardy.