Yeni şarkıları “Öksüz Yel”le son albümleri Rengarenk’in sinyallerini veren Yüksek Sadakat’i Dergy’de ağırladık. 

Sebla KOÇAN / [email protected]

Temelleri 1997’de atılan Türkiye’nin en köklü rock gruplarından biri Yüksek Sadakat. Kurulduğu günden itibaren sık sık vokal ve baterist değiştiren grubun bugünkü kadrosunda vokalde Kenan Vural, gitarda Serkan Özgen, bas gitarda Kutlu Özmakinacı, klavyede Uğur Onakut, bateride Sefa Deniz Alemdar bulunuyor. Türk rock tarihinin en havalı şarkılarından biri olan “Belki Üstümüzden Bir Kuş Geçer”in 2006 yılında yayınlandığını hatırlayacak olursak, aslında Yüksek Sadakat’in kulaklarımızda ne kadar uzun zamandır dolaştığını da anlayabiliriz muhtemelen. Grubun 2021 model albümü Rengarenk yakın zaman önce yayınlandı. Öncesinde “Öksüz Yel” adında yeni bir şarkı yayınlayan gruptan solist Kutlu Özmakinacı sorularımızı yanıtladı.

Müzik tüketiminin çok hızlı olduğu, her hafta bir şarkı yayınlayan müzisyenlerle tanıştığımız bir dönemdeyiz. Siz de 2014’ten bu yana yeni bir albüm yapmıyordunuz. Peki ne oldu da bu yıl Rengarenk’i yapmaya karar verdiniz, doğru zamanın geldiğini nasıl anladınız? 

Yeni albüm son bir kaç yıldır gündemimizdeydi. Yoğun konser takvimleri sebebiyle stüdyoya girip, bir albümün gereği olan konsantrasyon zamanını pandemi öncesinde bulamadık. Pandemi bu fırsatı yarattı.

Kenan Vural’ın yeniden vokallerini görmek pek çok dinleyiciyi heyecanlandıran bir gelişme oldu. Hatırladığımız kadarıyla 8 yıl önce yollarınızı ayırmıştınız. Yeniden bir araya gelmek nasıldı, ilk stüdyoya girdiğiniz an neler yaşandı? 

Kenan’la daha önce de çalıştığımız için, ‘kalınan yerden devam’ duygusu hakimdi. Birbirimizi yıllardır tanıyan müzisyenleriz, herhangi bir adaptasyon meselemiz yok. Ara verilmiş gibi hissettiğimiz bir durum yoktu.

Hem eleman değişiklikleri hem de uzun yıllar sizden ses çıkmayınca pek çok kişi dağıldığınızı düşünmüştü. Bu bir ara mıydı, hakikaten de dağılmış mıydınız yoksa? Neler yaptınız o dönemlerde? 

Dağılmak bir yana sanırım ülkenin en çok konser veren gruplarından biriydik. Yılda 100 konserler ordan oraya koşturarak geçti zamanımız. Albümün gecikmesinin ana sebebi de budur, 3-4 yıl önce de yapabilirdik albümü bu yoğunluk olmasa.

yuksek sadakat dergy rop3

Son 1,5 yıldır çok zor günler geçirdik, geçiriyoruz. Pandemi döneminde birlikte çalışmak nasıldı? Karantina zamanlarında bir araya gelebiliyor muydunuz mesela, Rengarenk’in yapım aşamasını biraz anlatır mısınız bize? 

Stüdyoya 2020 sonbaharında girdik ve 3 ay kalıp çıktık. Pandemi bu bağlamda işe yaradı çünkü yapacak başka bir iş yoktu. Şarkılara konsantre olabildik. Güvenlik meselesi için bir stüdyo ile anlaştık ve bu süre boyunca sadece biz kullandık. Bir ev ortamı oluşturmaya çalıştık. Albüm yapmak her zaman işimizin keyifli taraflarındandır, bu kez de öyle oldu. 3 ay sonunda düzenlemeler bitince kayıt stüdyosuna geçip albümü bitirdik.

Eylül başında yayınlanan “Öksüz Yel”in bir “Kırmızı versiyon” olduğunu görünce sormak istedik. Rengarenk’in içinde Öksüz Yel’in başka renk versiyonları da olacak mı, yoksa her şarkının farklı bir rengi ve versiyonu mu olacak? Renkler neleri temsil ediyor? 

Evet Öksüz Yel’in bir de mavi versiyonu var albümde. Kırmızı elektrikli, mavi ise akustik versiyonlar. Akustik ya da elektrikli dememek için renklerle ayırmayı tercih ediyoruz. Diğer şarkıların versiyonları yok. Öksüz Yel’in olmasının sebebi ise, çok farklı türlerde yorumlanmaya uygun bir eser olması.

yuksek sadakat dergy rop2

“Öksüz Yel”in macera filmleri tadındaki klibi de ilgi çekiyor. Fikir kimden çıktı, nasıl bir çekim süreci yaşadınız? Biraz anlatır mısınız? 

Fikir klibin yönetmeni İmre Haydaroğlu’na ait. Şarkıyı dinleyince Tarantino filmlerindeki soundtracklerin tadını hissetmiş ve Rezervuar Köpekleri’nden esinlenen bir klip çekmek istediğini söyledi. Öyle de oldu. Çekim eğlenceliydi ve filmde olan karelerden bazılarını aynen tekrarlamaya çalıştık. Onlar en eğlenceli kısımlardı.

Yüksek Sadakat olarak hayranlarınızla olan ilişkinizi nasıl tanımlarsınız? Sizce nasıl bir dinleyici kitleniz var? 

Bizi en başından beri takip eden hayranlarımızla artık arkadaşlığa dönüşen bir ilişkimiz var. Sanırız şarkılarımızın zamana dayanıklı olması sayesinde alttan gelen dinleyici ile birlikte 3 jenerasyona hitap eden bir gruba dönüştük. Bu bizi en çok tatmin eden özelliklerimizden birisi.

KISA KISA 

  • Son dönemde izlediğim ve çok etkilendiğim film: Dogman
  • Bana göre gelmiş geçmiş en iyi film müziği: O kadar çok var ki ama tabiki bu işin en önemli isimlerinden Ennio Morricone’in yaptığı tüm film müzikleri çok etkiliyici olmuştur.
  • Araba kullanırken / yolculuk yaparken dinlemeyi en sevdiğim şarkı: Yola ve yolculuğa göre değişir 🙂 Rock’tan funk’a uzanan geniş bir playlist ile yola çıkarım 🙂
  • Grup arkadaşlarımın beni anlatırken kullanacağı üç kelime: Onlara sormak lazım 🙂