Ana SayfaMüzikGeç Oldu Ama Güç Olmadı: Foals Sonunda İstanbul'daydı.

Geç Oldu Ama Güç Olmadı: Foals Sonunda İstanbul’daydı.

Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde geçirdiğimiz 4 Eylül akşamı, 2013 ve 2020’de “buradasın ama dokunamıyorum, çok saçma” dedirten Foals izleme hayalimizi gerçekleştirdiğimiz akşam oldu.

Ant Arın ŞERMET

Dürüst olmak gerekirse İstanbul’dan önce verdikleri son 10 konserin tamamının Avrupa’nın büyük festivalleri olması ve setlistlerinde en ufak bir değişikliğe bile gitmemiş olmaları konsere olan heyecanımı şüpheyle birleştirmişti. Çünkü yıllardır beklenen ilk Foals konserinin bir makineymişçesine Foals standartlarında tek düze olmasını hiçbirimiz istemezdik. Setlist konusunda sürprize gitmekten çekinmeleri olumsuz bir nokta olarak değerlendirilebilir. 17 şarkılık listede tek bir şarkının bile beklenenler dışında olmaması konseri bu noktada fazlasıyla tahmin edilebilir kıldı. Ancak Yannis Phillipakis başta olmak üzere grubun sadece sahneyi değil bütün etkinlik mekanını avucunun içine alması bu olumsuz sayılabilecek durumun etki alanını daralttı.

Yannis Phillipakis

2022’de çıkan ve grubun diskografisine baktığımızda en zayıf işi denebilecek “Life Is Yours”un öne çıkan şarkılarından “Wake Me Up”la konsere yüksek perdeden girdiler. Ama onlar yüksek perdeden girse de ilk 6 şarkı teknik birkaç sorunla geçti. Sonrasında ise adeta konserin ritmi değişti.

Yedinci şarkı olan “In Degrees”le birlikte hem ses dinleyiciye dengeli gelmeye başladı hem de grup sahnede daha rahat olmaya başladı. Yannis’in sağdan sola attığı voltalara eşlik eden gitar soloları “My Number” ve “Black Gold”la arşa çıktı. Bizler de huşu içinde sahneye kilitlenmeye başladık. Tam bu noktada konserin 10. şarkısı olan ve “Total Life Forever” albümünü temsilen çalınan başyapıt “Spanish Sahara” geldi. Yannis şarkının ilk yarısında dinleyicilere eliyle çömelin işareti verdi. İşareti gördükten sonra Turkcell Sahnesi’nde çömelmeyen tek bir insan bile yoktu.

“I’m the fury in your head

I’m the fury in your bed

I’m the ghost in the back of your head

‘Cause I am”

Bu sözler Yannis’in dilinden döküldükten sonra muhteşem davulcu Jack Bevan’ın da şarkıya girmesiyle birlikte konserin en zirve anlarından biri yaşandı ve çığlık çığlığa, henüz barışıp kucaklayamadığımız anılarımızla Spanish Sahara sayesinde baş başa kaldık.

Şarkıyı tamamladıktan sonra grup da kendini tamamen rahat hissetti ve özgürleşti. Hatta Yannis bir noktada öylesine özgürleşti ki, “Inhaler” çalınırken elinde gitarıyla kendini seyircilerin içinden bara ulaşmış halde buldu. Inhaler öncesinde çalınan şarkılardan “Red Socks Pugie” turnenin tamamında çalınmış olsa da 2008 çıkışlı “Antidotes”un en özel şarkılarından biri olduğu için grubun eski takipçilerinin yüzüne gülümseme kattı. “Milk & Black Spiders”, “The Runner”, “Black Bull” gibi yüksek şarkılar bizi bis’e hazırladı.

FOALS

Yaklaşık 5 dakikalık bir alkış sonrasında grup sahneye geri döndü ve döndüğü gibi de sabah aç karna enerji içeceği içmiş gibi bir enerji patlaması yaşatan “What Went Down”u bizlerin üstüne boca etti. Ne de iyi etti. Yannis çığlık çığlığa şarkıyı söylerken sahnenin solunda ufak bir pogo bile başladı. Yere dökülen biralara yerde yuvarlanarak eşlik eden insanlar sahneden gelen “When I see a man, I see a lion” sözlerine nazire yaptı. Kapanışa geldiğimizdeyse tüm turnede olduğu gibi İstanbul’da da “Two Steps, Twice” başroldeydi. Önceki şarkıda başlayan pogo son hızıyla devam ederken “ba ba da” ya da “pa pa ya”dan hangisi olduğuna emin olunamayan koro kısmına bir şekilde eşlik edip iki ileri bir geri kendi eksenimizde attığımız adımlarla konseri tamamladık.

İstanbul’da Foals sayesinde mükemmel olmasa da unutulmayacak bir konser izledik. Ki belki de bu konserle birlikte yaza veda ettik. 15 senedir burada izlemek istediğimiz Foals’u gördükten sonra insan hayal etmeden duramıyor. Kariyerlerinin zirve noktası olan “Holy Fire” albümünün ya da 2020’deki konsept albümlerinin turnesinde onları izlesek nasıl olurdu? Sahnede gördüğümüz performans ya da dinlediğimiz şarkıların ötesinde nelere şahit olurduk? Yannis konserde harikalar yaratmış olsa da daha çiğ, daha diri ve daha oyunbaz bir Foals nasıl olurdu düşüncesiyle bu konseri heybeme ekliyorum. Ne diyelim geç oldu ama güç olmadı. Hem bunca sene gelemedikten sonra arayı kapatmak için tekrar tekrar geleceklerini söylediler. Ben grubun yalancısıyım… Son olarak Yannis’e şunu söyleyerek yazıyı bitirmek istiyorum; “Late Night” çalmadın ya Yannis, biz seninle orada bi’ uzaklaştık. Hoşça kal.”

 

Konser Setlist’i:

Wake Me Up

Mountain At My Gates

2001

(summer sky)

Olympic Airways

2am

In Degrees

My Number

Black Gold

Spanish Sahara

Red Socks Pugie

Milk & Black Spiders

The Runner

Black Bull

Inhaler

 

 

 

BENZER İÇERİKLER

EN ÇOK OKUNANLAR

ÖZEL DOSYALAR