85 yaşında hayatını kaybeden Cüneyt Arkın’ı unutulmaz rolleriyle hafızamıza kazınan filmleriyle anıyoruz.
Zeynep SİPAHİ / [email protected]
Türk sinemasının değerli isimlerinden Cüneyt Arkın 85 yaşında hayatını kaybetti. İstanbul Tıp Fakültesi’nde eğitim alıp doktor olmuş olsa da içinde sinemaya dair büyük bir tutku vardı. Bir süre mesleğini yapmış olsa da 1960’lı yılların ortalarında sinema dünyasına adım attı ve hayatına bir film sanatçısı olarak devam etti. Yeşilçam’ı Yeşilçam yapan isimlerin başında gelen ve sinemaya dair güçlü bir tutkusu olan Cüneyt Arkın’ı akıllarımıza kazınan filmleriyle anıyoruz.
“Gurbet Kuşları” (1964)
1963 yılında Artist dergisinin yarışmasında birinci olduktan sonra dönemin ünlü yönetmeni Halit Refiğ’in Cüneyt Arkın’ı keşfedip “Gurbet Kuşları” adlı filminde kendisine rol vermesiyle sinema dünyasına adım atmış oldu. Bu filmdeki kavga sahnesi Cüneyt Arkın’ın kariyerinde bir dönüm noktası oldu ve filmografisine ekleyeceği aksiyon filmlerinin kapısını araladı.
“Gözleri Ömre Bedel” (1964)
Cüneyt Arkın rol aldığı ilk filmin ardından sadece 1964 yılında 13 filmde yer aldı. “Gözleri Ömre Bedel” ise Arkın’ın Yeşilçam’ın başrolleriyle bir araya geldiği ilk film olma özelliği taşıyor. Türkan Şoray’la başrolü paylaştığı bu filmde Ekrem Bora da rol alıyordu.
“Malkoçoğlu” (1966)
Sinema dünyasına adım attığı ilk iki yılda romantik karakterlere ağırlıklı olarak hayat veren Cüneyt Arkın, yine Halit Refiğ’in yönlendirmesiyle aksiyon filmlerinde rol almaya başladı. Bu film, meşhur “Malkoçoğlu” serisinin ilk filmi olma özelliği de taşıyor.
“Kara Murat Fatih’in Fedaisi” (1972)
Malkoçoğlu dendiğinde nasıl ilk aklımıza Cüneyt Arkın geliyorsa, Kara Murat da aynı şekilde aktörle özdeşleşen bir karakter haline geldi. “Kara Murat Fatih’in Fedaisi” ise meşhur “Kara Murat” serisinin ilk filmi olma özelliği taşıyor.
“Yaralı Kurt” (1972)
Lütfi Ömer Akad’ın yönettiği ve Cüneyt Arkın’ın başrolünde yer aldığı “Yaralı Kurt”, Graham Greene’nin “A Gun For Sale” kitabından uyarlanmıştı. Bu filmde canlandırdığı rolle Cüneyt Arkın Altın Koza Film Festivali’nde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’ne layık görüldü, ancak efsane aktör bu ödülü reddetti. Çünkü aslında bu ödül “Baba” filminde rol alan Yılmaz Güney’e verilecekti, ancak 12 Mart dönemindeki siyasi baskılardan dolayı Güney yerine “Yaralı Kurt” filmindeki performansıyla Arkın’a verilmesine karar verilmişti.
“Mağlup Edilemeyenler” (1976)
Atıf Yılmaz’ın yönetmenliğinde çekilen “Mağlup Edilemeyenler”, Cüneyt Arkın’a Antalya Film Festivali’nde En Başarılı Erkek Oyuncu ödülünü kazandırdı. Bu filmde Arkın’a Müjde Ar eşlik ediyordu.
“Dünyayı Kurtaran Adam” (1982)
Fantastik bilimkurgu türünde Türk sinemasının mihenk taşlarından biri olan “Dünyayı Kurtaran Adam”, sadece ülkemizde değil, Avrupa ve Amerika’da da gösterime girdi. “Star Wars: A New Hope” dahil olmak üzere birçok Hollywood filminden kopyalanmış sahneler ve müzikler içermesiyle büyük dikkat çekmişti.
Cüneyt Arkın sonraki yıllarda da birçok film ve polisiye dizide yer almasının yanı sıra babacan tavırlarıyla gönlümüzdeki yerini korumaya devam etti. Rol aldığı bütün aksiyon filmlerinde hiçbir zaman dublör kullanmaması, ileride birçok sağlık sorunu yaşamasına neden olsa da bundan bir kere bile şikayet etmedi. Kendisini sevgiyle anıyoruz.